Böyle olacağı belliydi.
Çünkü inanmadınız. Düşünmediniz ve gerçekleri göremediniz.
Teknolojiyi üstün kılma filminin içerisindeyiz…
Bu senaryo gelmiş geçmiş en büyük senorya ve tüm insanlık bu filmde oynuyor ancak başrol oyuncuları bu senaryoyu yazanlardır. Yani ‘Yeni Dünya Düzen‘in kurucuları…
Dünya ve yaşam büyük bir tehdit altında. İnsanlık bir tatbikatın eşiğine sürüklenmek üzere.
Düzen‘in içerisinde olanlar (Zenginler, Bankalar, Politikacılar, Futbolcular, Sanatçılar, İş adamlar vs. halk hariç) görevlerini tek tek yerine getiriyorlar. Çünkü ‘Düzen‘e yıllar önce madde için katılmışlardı ve beyinleri yıkanmıştı.
Dünya’nın şu haline bakınız…Üretilmiş bir virüs havadan bırakılarak insanlığı tehdit altına aldı. Bu virüsün havadan bırakılması yıllar önce planlanmıştı. Ve siz hiç bir zaman kafanızı kaldırıp gökyüzüne bakmadınız.
Bu gökyüzünde uçan uçaklar ne bırakıyor diye düşünmediniz. Yıllar boyunca nefes aldığınız hava ilaçlandı siz bunu bir türlü anlamadınız anlayanlara da salak gibi baktınız…
Sanal bulut oluşturacağız, küresel ısınmayı önleyeceğiz, açlığın önüne geçeciğiz diye oluşturulan Uluslararası İklim Sözleşmesi (Paris Sözleşmesi) bugün insanlığı tehdit ediyor.
Uydurulmuş ve korkunç bir virüs senaryosu ile hayatımıza teknoloji hakim kılınmak isteniyor. Ve insanlık bunun için hazırlandı. Üstüne üstlük buna karşı da gelemezsiniz. Çünkü ‘Yeni Dünya Düzen‘ kendisinin dışında destekçilerini de çoğaltmış dürumda yoksa zaten buna başlayamazdı.
Aslına bakarsanız bu plan uzun soluklu idi ancak yaratıcı, oyun oynayanların oyunlarını bozduğu için hızlandırdılar.
Şeytaniler artık hızlı bir şekilde hareket ediyorlar. Hazırlamış oldukları korkunç planı insanlığa bir bir uyguluyorlar.
Yıllar boyunca önce yedirip içirip bizi duyarsız ve kabullenmiş insan olarak hazırladılar. Sonra ekonomi dene bir yapı var dediler. İçimize madde edinme tohumlarını ektiler. Sonrası ise inançlarımızla oynayarak hayatımıza bir nokta koydular ve şimdi bu duruma geldik.
Ben bunları yaza yaza bıktım. Hem de 15 yıldır. Ancak banada oyun oynadılar. Bastırdığım kitabın yayılmasını önlediler. İnternetten iletişim kurmamı ve para kazanmamı engellediler. Telefonla bana ulaşılmasını durdular (tabi ki her ulaşmak insan için değil.). Sonra beni başka bir türlü insan olarak servis ettiler.
İnsanlara gerçekleri söylediğimde; insanlar beni kibirli, ukala, paranoya, kafayı yemiş, ne içtin falan filan ve özel biri olarak düşündü halbuki yoktu öyle bir şey.
Ben her zaman gerçekleri söyledim ve yazdım. İşte geldiğimiz son durum ortada…
MAG