Kuruşun İtibarını İade Etmek

“Kuruşun İtibarını İade Etmek İçin Köklü Tarım ve Ekonomi Reformu Önerisi: Temiz Toprak, Orijinal Tohum, Sıfır Maliyet”

Uzmanlar, sağlıklı gıda üretiminden bilinçli topluma uzanan bir sürecin, paranın alım gücünü artırarak kuruş ve centlerin yeniden değer kazanabileceğini ifade ediyor.

Bir düşünce kuruluşu tarafından yayımlanan yeni bir rapor, paranın en küçük birimi olan kuruş ve centlerin kaybolan değerini geri kazanmanın yolunun, tarımdan başlayarak tüm üretim ve tüketim zincirini kökten değiştirecek bir reformdan geçtiğini öne sürüyor. Raporda, “önce toprak ve gökyüzü temizlenmeli” çağrısı yapılıyor.

 Ekolojik Dengeyi Sağlamak

Raporun ilk bölümü, temiz bir üretimin ancak temiz bir çevre ile mümkün olabileceğinin altını çiziyor. Hava kirliliğinin tarım üzerindeki olumsuz etkilerine dikkat çekilerek, “İklimle oynanmasına izin verilmemeli” uyarısı yapılıyor. Bu noktada, “gökyüzü temizleme operasyonu” olarak adlandırılan, endüstriyel emisyonların kontrol altına alınması ve hava kalitesini artıracak teknolojik yatırımların önemi vurgulanıyor. Örneğin, Çin’in bazı büyük şehirlerinde Olimpiyatlar ve önemli zirveler öncesinde uyguladığı geçici sanayi kısıtlamaları, hava kalitesinde ciddi iyileşmeler sağlamıştı. Rapora göre, benzeri ancak kalıcı politikalar ile temiz bir gökyüzü, asit yağmurlarını önleyerek toprağın doğal yapısının korunmasına yardımcı olacak.

Tohumda Orijinallik ve Yerel Çeşitlilik

Toprak temizlendikten sonraki en kritik adımın, “orijinal tohumlar”ın bulunması ve kullanılması olduğu belirtiliyor. Raporda, genetiği değiştirilmiş organizmalar (GDO) yerine, ata tohumu veya yerel çeşitlerin kullanılması tavsiye ediliyor. Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) verilerine göre, son yüzyılda dünya genelinde tarımsal biyoçeşitliliğin %75’i kayboldu. Türkiye’de ise ATA TOHUM projeleri ve Tohum Merkezleri ile bu kaybın önüne geçilmeye çalışılıyor. Raporda, “Yaratıcı kuluna her zaman açık bir kapı bırakmıştır” ifadesiyle, bu yerel tohumların hala Anadolu’nun farklı bölgelerinde yaşatıldığına ve bunların kayıt altına alınarak yaygınlaştırılması gerektiğine işaret ediliyor.

Sağlıklı Üretim, Ucuz ve Kaliteli Gıda Demek

Temiz toprak ve orijinal tohumla yapılacak organik ve agroekolojik tarımın, sanılanın aksine yüksek maliyetli olmak zorunda olmadığı iddia ediliyor. Raporda, “Tarım ve hayvancılık asla ekstra bir masraf gerektirmez. İnsan ve hayvan gücü yeterlidir” görüşüne, permakültür ve onarıcı tarım uygulamaları örnek gösteriliyor. Bu yöntemlerde kimyasal gübre ve ilaç maliyeti olmadığı için, uzun vadede hem çiftçi hem de tüketici için daha ekonomik ve sürdürülebilir bir sistem oluşturulabiliyor. Kaliteli ve sağlıklı gıdaya erişimin, toplumda “bilinçli bireyler” yetişmesinin temeli olduğu vurgulanıyor.

Kuruşun Değeri Nasıl Artar? “Sıfır Maliyet” Üretim

Raporun en çarpıcı argümanı, kuruşun değerini artırma formülüne ilişkin. Buna göre, eğer bir ürün “sıfır maliyetle” veya maliyeti minimize edilerek üretilirse, pazarda çok ucuza sunulabilir ve bu da paranın en küçük biriminin alım gücünü artırır. Buradaki “sıfır maliyet” ifadesi, güneş ve rüzgar enerjisi gibi kaynaklardan elde edilen ve zamanla yatırım maliyetini amorti eden enerji ile yapılacak üretim veya atık değerlendirme yoluyla üretilen ürünler olarak yorumlanıyor. Örneğin, güneş enerjisiyle çalışan bir serada yetiştirilen domatesin, enerji maliyeti sıfırlandığında, satış fiyatı çok daha düşük olabilir. Pazarda 1 kuruşa alınabilecek bir ürün (örneğin, bir dal maydanoz, bir adet limon) olduğu sürece, cebimizdeki 1 kuruş her zaman değerli bir alım aracı olarak kalır.

Para Araçtır, Amaç Değil

Rapor, bu dönüşüm sürecinin sonunda paranın, hükmedici değil, bir “araç” olarak görülmesi gerektiğini, ancak yine de alın terinin ve emeğin karşılığı olduğu için değerinin hiçe sayılmaması gerektiğini savunuyor. Kuruş ve centlerin varlığını, ekonomideki fiyat esnekliğini sağlamak ve her bütçeye hitap edebilmek için gerekli olduğunu belirterek, asıl önemli olanın bu birimlere değer kazandıracak olanın “üretim” olduğu sonucuna varıyor.

Uzman Görüşü (Kurgusal):
Ziraat Mühendisleri Odası’ndan Dr. Ayşe Yılmaz: “Rapor, romantik bir dil kullansa da temelde doğru noktalara parmak basıyor. Sürdürülebilir tarım ve yerel tohumlar olmadan gıda güvenliğimizi sağlamamız mümkün değil. Güneş enerjisi gibi maliyeti düşürücü teknolojiler, çiftçinin en büyük girdi kalemlerinden birini azaltarak hem üreticiyi hem de nihai tüketiciyi rahatlatacaktır. Bu da paranın satın alma gücünü olumlu etkileyecektir.”

Haber Veriyoruz