Mesaj ve Bildirimdir…

İster inan ister inanma, ister oku ister okuma, ister anla ister anlama, zaten bunların oluşabilmesi için bu mesajın, bu bildirimin sana ulaşması gerek. Peki buna kim karar verecek.

Teknoloji üzerinden bir verinin, bir mesajın, bir mailin, bir datanın başka bir yere ulaşması için kim izin veriyor? Bir düşün ve bir daha düşün…Kendi kendine mi oluyor dersin? Yoksa birileri mi yönetiyor. Yoksa makinalar mı karar veriyor…

• Siz, teknolojinin kendi kendine oluştuğunu mu düşünüyorsunuz. Her kullandığınız makina bir kodlama ile çalışmaktadır. Bu kodun adı makina dilidir. Yani kullandığınız tüm teknoloji ürünlerinin bir makina dili bulunmaktadır. Makina dilini oluşturan küçük cipler ve diğer parçalardır. Ama emin olun bunların merkezinde bir şey olmalı…

Makina dili çeşitli protokollere sahiptir. Bu protokoller içindeki kodlanmış verilere göre hareket eder. O zaman bu protokolleri oluşturan kimler diye de düşünmemiz gerek. Çünkü eğer insan hayatını ve yaşamını kontrol altına almak istiyor iseniz bu protokolleri çok iyi hazırlamanız gerek.

Size bir örnek vermek istiyorum. Örneğin internet; 0.0.0.0 dört adet sıfırdan oluşan bir protokol örneği var neden dört sıfır? Ve bu dört sıfırın prokol içerikleri nedir?

Başka bir örnek olarak örneğin verilerin kullanmış olduğu yollar vardır bunlara kısaca port TCP ve UDP demekteyiz. 1-65535 arası port bulunmaktadır. Siz bunları tanımlanmış bir yol gibi düşünün her yol bir şekilde başlayıp gideceği bir nokta durur.

Şimdi bu portlarda birer protokoldür. Yani hazırlanmış kod ve yapması gereken görevler. Peki neden böyle bir duruma ihtiyaç duyuldu. Yani karmaşık bir kodlama, karmaşık protokoller ve karmaşık yollar…. Bir düşünün ve bir kez daha düşünün.

Demek ki bir mesajı, bir bildirimi, bir datayı, her hangi bir veriyi bir yerden başka bir yere taşıyan makinanın dilidir. Bu makina dilini kim kodladı ise izni verende odur. Sorması ayıptır siz mi kodladınız? kodu öğrenenler mi kodladı? Yoksa insanlığı yönetmek ve şeytanın egemenliği ilan etmek isteyen insanlar mı bunu oluşturdu.

Teknoloji kesinlik bir takım insanlar için özgürlük olabilir.

• Hangi insanlar için biliyor musunuz? Tabi ki duyarsız, düşünmeyen, yargılamayan, inancı zayıf, tembel, çalışmayan, maddeyi seven, benci, bencil, alkolik, insanı sevmeyen, saygıdan ve sevgiden yoksun vs. insanlar için özgür bir teknoloji mevcuttur.

Ancak bunun tersi olan; öğrenmek isteyen, araştıran, yargılayan, sorgulayan, sebep ve neden arayan, gerçek inanca sahip, insana ve insanlığa değer veren, inançlara sahip çıkan, insanı seven, sayan ve saygı duyan insanlar için bir kontrol ve kısıtlama teknolojisi de mevcuttur.

Bu kontrol ve kısıtlama teknolojisi ile insanların kaderi ile, yaşam tarzı ile ve gelecekleri ile oynamak çok kolaydır. Ve bunun ortaya çıkmasına asla izin vermezler tüm olanakları kullanarak bu durumu ortadan kaldırmaya çalışırlar.

Şimdi siz hangisindesiniz ve doğru olan hangisi…Buna kararı siz vereceksiniz.

Eğer teknoloji çoğunluk için bir kontrol ve yönlendirme mekanizması ise medeni köle olmaya doğru gidiyoruz demektir.

Medeni kölelikten bir takım insanların kölesi daha sonra ise teknolojinin kölesi olma ihtimalimizde bulunmakta.

Ama ben şuna inanıyorum ki Yüce Yaradan buna izin vermeyecektir. Gelecekte olacak olan yıkımla ile insanlar uyanacak ve insanlık değerlerini nasıl kaybettiğini görecektir.

Haberveriyoruz