Her yerde bir kirlilik…

Farkında mısın? Bir bataklığın içinde olabilirsin...

Siyaset deseniz kirlilik üzerine kurulmuş. Çünkü bir bakıyorsunuz o parti bir bakıyorsunuz öbür parti. Particilik çıkarlar üzerine inşaat edilmiş diğer görüşlere saygı göstermeyen bir hale gelmiş. Bu gün farklı söylem yarın farklı söylem. Hatta bir partiyi desteklemiyor iseniz vatan haini ilan ediliyorsunuz.

  • İş adamı olmak ve yatırım yapmak için paraya, paraya sahip olmak için ‘Düzen’ girmeniz gerekli. Tabi bunun için de inancınızı satmanız. Çünkü ‘Düzen’ şeytanilerin elindedir ve onların düzenidir. Bunun için, ne ispata ne delile ihtiyaç vardır. Sadece kendinizi ve hayatınızı sorgulamanız yeterlidir. Sahip olduğunuz hayat kaderiniz değil size sunulan hayattır.

Futbol kirlenmiş yani spor kirlenmiş. Milyon Euroların döndüğünü spor dallarında bu paranın nereden geldiği kimler tarafından ne için basıldığı bilinmiyor. Bilinmeyen para kirlidir. Ya Bet oyunlarına ne demeli. Tam bir büyük kumar.

1. Sanat ve sanatçı deseniz tamamen madde üzerine inşaa edilmiş ve ihtişam ile gösteriş yapılmakta, insanlar maddeye zenginliğe teşvik edilmekte.

Bankalar ise gelmiş geçmiş en resmi tefeciler. Onlarda ‘Düzen’ in tam bir esiri. Yurakıradan ne gelir ise onu uyguluyorlar. Sizin hiç bir anlam ifadeniz yok. Faiz veren biri iseniz siz en değerli müşterisiniz.

Peki güvenlik güçlerine ne demeli.

  •  Toplumun, bireyin hak ve hukukunu korumak yerine kendisine verilen görevi yerine getirin hiç bir zaman hakkı ve hukuku, doğruluğu sorgulamayan hatta yargılamayan kişilerden oluşturulmuş.

Memur diye tabir ettiğiniz oturduğu yerden paraları alıp hayatını idame ettiren, bulunduğu kuruma torpil veya tanıdık ile işe başlamış, aslında kimin yerini işgal ettiğini bilmeyen şahıslar ve hiç bir üretime katkısı olmayan…

Büyük şirketlere ne demeli çalıştırdıkları işçilere üç kuruş veren devlete vergi ödemeyen (belki ödemediği daha iyi) nereden vergi kaçırırım daha fazla nasıl zengin olurum zihniyeti ile bir düzen kurmuş olanlar…

Ya Savcı, Hakim ve Hukukçulara ne demeli…Tek amaçları parayı bulup daha lüks bir hayat yaşamak iken bulundukları konumun değerini bilmeyen şahıslardan oluşmuş. Birde neden bu eğitimi aldığını anlamamış.

Nasıl olurda eğitim dedidiğimiz kurumlarda bulunan öğretmenlerin gerçekleri açıklamamaları ve bulundukları yeri işgal ederek bir tane bile insan yetiştirmemelerine ne demeli… Müfredat diye uydurulmuş bilgi kirliliğini öğreterek dünyada ki ‘Düzen’e insan yetiştirdiklerini halen anlamamışlar.

2. Askeri güçleri hiç sormayın. Herkes kafasına göre takılıyor. Ülke tehlike de deseniz, bilmiyoruz ne yapacaklar.

3. En kirli ve kötü olan ise İnsanların ibadet etmeye gittiği camilerde topluma yöngösteren ve din bilgisi veren hocaların lüks hayat için olmaları, önlerine geleni okumaları ve Allah korkusunu unutmuş olmaları…

İşte memleketim hali bu…İster inan ister inanma. İster anla ister anlama.

4. Şimdi düşünün suçlu kimdir. Tabi ki sizsiniz. Yukarıdakilerin hiç biri suçlu değil.

Onları seçen onlara görev veren sizsiniz.

5. Kabullenmişliğiniz ve duyarsızlığınız ile memleketi ne hale getirdiğiniz ortadadır.

  • Birazcık cesur olup adalet karşısında, hukuksuzluk karşısında, torpil ve tanıdık karşısında, eğitim konusunda, adalet konusunda, en önemlisi insan hakları konusunda sesiniz çıksa idi farklı bir yaşantıya sahip olabilirdik. Ve gelecek nesilleri mutlu ederdiniz.

6. Artık zamanı geldi ya kendini gösterir ‘HAK’ dersiniz yada başınıza gelecekleri kabullenirsiniz…

Düşünen İnsan

This website uses cookies to improve your experience. We'll assume you're ok with this, but you can opt-out if you wish. Accept Read More

Enable Notifications OK No thanks