İnsanlara imkan sunmadan beklenti içine girmeyin.
Etrafına bir bakar mısın, olayları bir düşünür müsün, sana sunulan hayatı inceler misin…
Göreceksin veya anlayacaksın kime kim hangi imkanları sunarak bir takım hayatlar meydana gelmiş ve sürüklemiş.
Paylaşılan topraklarımı sayayım sana, basılan paraları mı , yoksa madde için öldürülen canları mı? Hangisini istersin…
Birilerine imkanlar sunularak, kapılar açılarak, paralar basılarak, topraklar paylaşılarak hayat belirlenmiş ve verilmiş…Sense kalkmış hiç bir imkan verilmeden, şans verilmeden, para verilmeden, toprak verilmeden hadi uç diyorsun. O zaman sen uçmayı dener misin…
Bu gördüğün dünya bir takım insanlara bir takım imkanlar verilerek oluşturulmuştur. Hatta evrenin keşfi için, yeni bir dünya için, yeni bir yaşam için bile çok büyük imkanlar oluşturularak ilerlenmek istenmektedir.
Maalesef haklısın sanada bir imkan verilmediği için bu beklenti içerisindesin. Ne demeliyim ki…
Olanakları oluşturanlar mı suçlu dersin, onlara bu olanakları vermelerine sebep olan bizler mi…
Artık düşünmekten öteye gitmeyen bir imkansızlık ile karşı karşıyayız. Maddenin gücü ile oluşan bir hayat nelere mal olacak bunu da gelecekte göreceğiz…
Çok geç kaldın. Şuan bir çok imkan sunulsa bile hiç bir adım atamazsın.
Neden! biliyor musun? Kaybedilen bir güven hiç kazanılamayan bir özgüven ile bir hayata sahip olan insan zayıf bir denekten başka bir şey değil.
MAG