Bu hikayeyi okumalasınız. Çünkü…
Adaletsizliğin ve Hukuksuzluğun delilidir.
Şimdi düşünün ki düşündünüz, yazdınız ve bir kitap haline getirdiniz.
Hani derler ya ‘Bu işten bir şey çıkaramazsın’ gerçektende bu ülke öyle bir ülke yani öyle bir ‘Düzen’ var ki kırılması imkansız.
Bunun delili ve ispatı bendedir. Size bundan bahsetmek istiyorum. Ben bu toplumun bir bireyi isem bu ‘Düzen’i tüm toplumun bilmesi gerek.
- Ben düşünmeyi, sorgulamayı, yargılamayı hatta üretmeyi seven bir insanım. Asla boş vakitlerimi bilgisayar başında oyun oynayarak veya boş şeylere harcayarak tüketmem.
1988 den beri bilgisayar ve yazılımın içerisindeyim. Türkiye’de İLK BİLGİSAYAR ŞİRKETLERİNİ kuranlardanım. Hatta ilk bilgisayar öğrenenlerdenim.
Benim çocukluğum çok ağır şartlarda geçti. Hiç kimsenin bilmediği benim ile Allah arasında olan bir takım sırlar var.
Gençliğimi ise insanları bilgilendirmek ve onlara eğitim vermekle harcadım. Onlara bilgisayar, onlara yazılım, onlara çalışma hayatını öğrettim.
30 yıldır aynı telefon numaralarını kullanıyorum. Hayatıma o kadar çok insan girdi ki bunların yarısı yabancı.
Sonra düşünmeye başladım;
Neyi ! tabi ki varlığımı, hayatımı ve karşımdakilerin hayatını…Ben her düşündükçe aklıma hikayelerin, romanların, olayların kısaltılmış özetleri geliyordu.
Sonra toplumsal bir analiz yapmaya başladım. İnsanlara uzun uzun hayatı anlatmaktansa onlara birer cümle ile bir kitap dulusu bilgiyi sunmak istedim.
Sonra her olay da her bakmamda her analizimde düşüncelerimi oraya buraya yazdım belki çoğunu yazamamışımdır ileride bir kitap haline gelir diye.
Belki bu düşüncelerin bir çoğu kayboldu. Ama sonunda onları toparlayıp kendi elimle bir kitap haline getirdim.
Allah’ın işi ki sonra bir Matbaacı müşterim kitabımı çek ederek bunu basabiliriz dedi. Allah razı olsun da bastı.
Tek hata hiç bir editörden geçmemişti. Hatası ile başarısı ile bana aitti.
İçindi basit cümlelerde vardı. Eleme yapamamıştım. Daha iyisini hazırlayamadan basılmıştı.
Neyse…Sonuç itibari ile artık elimde 2000 adet Kültür Bakanlığı Onaylı ve bantröllü bir kitap vardı. Hemde tüm telif hakları bana ait.
Benzer Haber
Hikayeyi uzatmayacağım kitaplarım benden habersiz koyduğum yerden bir kağıtçıya verildi. Ve bu kitaplar bir şekilde internete düştü.
Ben internette kitabımı satışa sunan tüm yerleri ekran görüntüleri ile tespit ederek hatta 5 tanesinden sipariş vererek bir dosya haline getirdim. Ve götürdüm Savcıya verdim.
Şimdi gelin görün ki bunu yapmadan önce bir Avukat aracılığı ile kitabı satışa sunanları aradık. Hangi yetkiye ve belgeye dayanarak kitabımı satışa sunduklarını sorduk.
Ve Avukata dedikleri tek cümle ‘Bu işten bir şey çıkaramazsınız’... Bu cümle çok önemli bir cümle. Gerçektende bu işten bir şey çıkmadı. İşin ilginç yanı E-Devlete konulmadı davalar.
18 tane yayın evine dava açtım. Bir tanesinin duruşması İstanbul da oldu ve ne tesadüfdür ki ona katılmayı başardım. Kabala yayınevi…
Kabala Yayinevi sahibi dava bittikten sonra bana dataları yeni kitabımın satışa sunulmasında IDEFIX VE DOĞAN MEDYA’nın veri tabanından çekildiğini söyledi. Ancak bunu mahkemede söylememişti çünkü Hakim sormamıştı.
Ben IDEFIX aradım ve bunu sordum. Böyle bir şeyin olmadığını söylediler. Tabi bir çok olay yaşandı ben uzatmıyorum.
Diğer açılan davaların bazılarında KOĞUŞTURMAYA YER YOK kararı çıktı. Delil yani kitap siparişi verdiklerimizin ise akıbeti belli değil.
Ben her yayın evinden sadece 10 bin TL maddi zarar talep ettim. (Toplam 18 yayın evi verseler 180 bin TL yapıyordu) Çünkü kitabın basımına ve davaların açılmasında ki dosyalara masraf yapmıştım.
Şimdi sıkı durun bir yayın evi bana 1 kuruş bile vermeyeceğini söyledi.
Bakınız burada olaylar çok farklı burada ne kitap satışı meselesi var ne de para verme veya vermeme meselesi problemi var…
PROBLEM KİTABIN İÇERİSİNDEKİ CÜMLELER…
Ki bu cümleler sadece saflığı, temizliği, dürüstlüğü, samimiyeti, doğruluğu, inancı, Allah’a olan sevgiyi, insanlara saygıyı ve zalimlere karşı dimdik durulmasını anlatan cümleler.
8 yıldır gerçekten bu işten hiç bir şey çıkmadı.
Bu olay Avrupa’nın her hangi bir ülkesinde gerçekleşse idi TÜM YASAL HAKLARIMI ALIR ÜSTÜNE ÜSTLÜK MİLYONLUK DAVA AÇARDIM. Türkiye Adaletin ve Hukukun gerçekten işlemediği bir ülkedir. Bunun en önemli sebebi mesleği icra etmek, adaleti sağlamak, hukuku işletmek yerine para kazanmak ve zengin olmaktır.
Telif Hakları kanunları ile bana verilmiş olan bu kitabımın davalarından lehime bir sonuç çıkmaması ÜLKEDE DEVASAL BİR DÜZENİN OLDUĞUNUN VE BU DÜZENİ ŞEYTANİLERİN YÖNETTİĞİNİN GERÇEĞİNİ GÖSTERMEKTEDİR.
Saygılarımla ve Sevgilerimle
Mehmet Arkın Gürbüz