0 555 339 7979 - 0 532 708 30 04
Ekonomik baskı, hukuki taciz ve doğrudan sansür.
Bağımsız medya...
1. Ekonomik Baskı ve Kapanmalar (Finansal Sansür)
Bağımsız medya kuruluşları, hükümetle ilişkili büyük şirketlerin reklam pastasına ve kamu kurumlarının ilanlarına erişim sağlayamadıkları için büyük ölçüde dışlanmış durumdadır. Bu durum, ekonomik sürdürülebilirliklerini kökten tehdit etmektedir.
Gerçek Haber Örnekleri:
Gazete Duvar’ın Kapanması (Mart 2025): Türkiye’nin önemli bağımsız haber portallarından Gazete Duvar, Mart 2025’te yayın hayatına son vermek zorunda kaldı. Kapanmanın temel nedeni olarak, Google’ın algoritma güncellemeleri sonucu yaşadığı büyük gelir kaybı gösterildi. Bu, yalnızca ulusal reklamverenlere değil, aynı zamanda dijital platformların kendilerine de bağımlı olmanın ne kadar büyük bir risk taşıdığını gözler önüne serdi.
Küçülmeye Giden Kuruluşlar: Aynı dönemde, diğer önemli bağımsız medya kuruluşları olan Artı Gerçek küçülmeye gitmek zorunda kaldı, Medyascope ve 10Haber gibi platformlarda ise işten çıkarmalar yaşandı.
Yerel Medyada Birleşme: Yerel gazetecilik de benzer sıkıntılarla boğuşmaktadır. Zonguldak’ta çıkan İnanış, Pusula ve Halkın Sesi gibi yerel gazeteler, mali zorluklar nedeniyle kapanma kararı alıp Yeni Adım gazetesinde tek bir gazete olarak birleşmek zorunda kalmışlardır.
Reklam Ambargosu: Bursa’daki bağımsız internet gazeteleri, yazdıkları eleştirel haberler nedeniyle Büyükşehir Belediyesinden ilan ve reklam alamama gibi doğrudan ekonomik ambargolarla karşı karşıya kalmaktadır.
⚖️ 2. Hukuki Taciz ve Yargı Baskısı
Gazeteciler, yaptıkları haberler nedeniyle sistematik olarak soruşturmalarla, davalarla ve hapis cezalarıyla karşı karşıya kalmaktadır. Yargı, “örgüt üyeliği”, “terör propagandası” ve özellikle “Cumhurbaşkanına hakaret” gibi suçlamaları sıkça kullanarak gazetecilik faaliyetini engellemenin bir aracı haline gelmiştir.
Gerçek Haber Örnekleri:
Tutuklu Gazeteciler: Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) raporlarına göre, 2025 yılı itibarıyla 19 gazeteci gazetecilik faaliyetleri nedeniyle cezaevlerinde bulunmakta, bu durum Türkiye’nin uluslararası basın özgürlüğü sıralamalarında (Sınır Tanımayan Gazeteciler 2024 Endeksi’nde 180 ülke arasında 158. sıra) sonlarda kalmasına neden olmaktadır.
Dezenformasyon Yasası Baskısı: Ekim 2022’de yürürlüğe giren ve kamuoyunda “Sansür Yasası” olarak bilinen yasa, gazeteciler üzerindeki baskıyı artırmıştır. Yasanın yürürlüğe girmesinden sonraki 2,5 yılda en az 67 gazeteci hakkında 85 soruşturma açıldığı raporlanmıştır.
Erişim Engelleri: Gazetecilik örgütlerinin raporlarına göre, yüzlerce haber içeriğine erişim engellenmiş veya tamamen silinmesine karar verilmiştir. Bu kararlar genellikle Sulh Ceza Hakimlikleri tarafından, haberin içeriğinden ziyade siyasi hassasiyetler gözetilerek verilmektedir.
Bülent Mumay Kararı: Gazeteci Bülent Mumay’a verilen hapis cezasının onanması, gazetecilerin eleştirel görüşleri nedeniyle hapis tehdidi altında olduğunu gösteren güncel bir örnektir.
🌐 3. Dijital Sansür ve Fiziksel Tehditler
Bağımsız medya, sadece geleneksel yöntemlerle değil, aynı zamanda dijital alanda algoritma değişiklikleri ve erişim yasakları ile de mücadele etmektedir.
Gerçek Haber Örnekleri:
Google Algoritma Değişikliği Etkisi: Gazete Duvar örneğinde olduğu gibi, Google’ın arama algoritmalarında yaptığı ve bağımsız medyayı hedef aldığı iddia edilen değişiklikler, bu sitelerin trafiklerini ve dolayısıyla gelirlerini aniden düşürmüş, bu da kapanma kararlarını hızlandırmıştır.
Fiziksel Saldırılar ve Tehditler: Gazeteciler, özellikle yerel ölçekte, yaptıkları haberler nedeniyle fiziki saldırıya ve sözlü tehditlere maruz kalmaya devam etmektedir. Rapora göre, yakın zamanda en az 56 gazeteci fiziksel saldırıya uğramış, 90 gazeteci ise sözlü tehdit almıştır.
Haber Takibinin Engellenmesi: Güvenlik güçleri, özellikle toplumsal olaylarda, Mezopotamya Ajansı (MA) muhabiri gibi bağımsız gazetecilerin haber takibi yapmasını doğrudan engellemektedir.
Haber Veriyoruz