Sisteme davetten küçük bir hikaye sizlere…

Bu hikaye Al -inin hikayesidir.

Ali dün sistemin içine dahil edilmişti.

Ali çok iyi bir insan gibi görünüyordu. Konuşmaları düzgün, akıcı ve etkileyici idi. Fakat o çocukken hep büyük idealleri olsun istemiş, annesini veya babasını (hatta her ikisin de) kaybetmişti. O hayata farklı bakıyordu. Güçlü olmak, kariyer sahibi olmak ve hükmetmek en büyük hedefiydi. Onun bu arzularını tespit edenler olmuştu. Ali bir gün ofisinde otururken bir adam gelmişti.

Ve Ali’ye

Tombik

– ‘Biz senin tanıyoruz tüm istek ve arzularını vereceğiz.’ demişti.

Ali şaşırmıştı. Adama hiç bir şey sormadan şaşkınlığı hissettirmeden ve hiç düşünmeden

  • ‘Evet’ dedi.

Adam ona bir küçük kitap verdi.

  • ‘Bu kitabı lütfen okuyun, size tekrar geleceğim’ diyerek ayrıldı.

Ali kitabı okudu ancak hiç bir şey anlamamıştı. Zaten onun içinde o kadar önemli değildi.

Ancak kitabın özeti şu şekilde idi.

– ‘ Seni alıyoruz, pişireceğiz, yoğuracağız, kariyer sahibi yapacağız, maddeyi vereceğiz ve insanlara hükmetmedeceksin. Tek yapman gereken bizim yolumuzdan çıkma ve bizim yolumuzu takip et.’

Ali’nin gözünde öyle bir hırs vardı ki ancak baktığınızda bunu görmeniz ve anlamanız imkansızdı. Çünkü bu hırs içinde bir yerlerde ayağı kalktmak için yatıyordu.

Derken bir kaç gün sonra adam çıka geldi. Ve Ali’ye
– ‘Kitabı okudunuz mu?’ dedi.

Ali;

– ‘Tabi ki okudum.’ dedi.

Adam ;

– ‘Güzel dedi. Artık başlayabiliriz.’ diyerek ayrıldı. Ali ne olduğunu bile anlamadı.

Ali ofisinde hiç bir şey yapmaz iken birden bire işleri açılmaya başladı. Sürekli müşteriler geliyor ondan bir şeyler satın alıyor ve Ali’ye başarılar diliyorlardı. Ali zamanla çok müşteri edinmiş para kazanmaya başlamıştı. Parayı bulunca artık içinde ki güçlenme arzusu filizlenmiş onu büyütmek için adımlar atmayı planlamıştı. Müşteri kalitesi zaman ile yükseldi. Artık müşterilerinden davetle alıyor, davetlere katılıyor ve kartını dağıtıyordu.

Bir gün Ali den politikaya atılması istendi. Ali inanamadı. Yoksa artık hükmetme zamanı mı gelmişti. Çevresindeki insanların zengin müşteriler olduğunu ve kendisininde bu zümreye dahil olduğunu anlayınca neden olmasın diye karar verdi. Ve Ali artık Politika yani Siyaset sahnesine çıkmıştı. Sahneden insanlara sesleniyordu ve alkışlanıyordu.

İşin garip yanı Ali hiç bir zaman sahnede seyircilerine kendi söylemek istediklerini söyleyemiyordu. Sürekli karşısına notlar çıkarılıyor veya söylemesi gerekenler için mesajlar geliyordu.

Ali bu durumu benimseyemedi. Çünkü onun ideallerinde bu durum yoktu. O kariyer sahibi olmak, zengin olmak, güçlü olmak ve kendi gücünü göstererek hükmetmek istemişti. Şimdi ise kendisinin değil başkalarının gücü ile hükmetmeye çalıştığını anlamıştı. Ali bu durumu anlayınca yukarıdan ihtarlar gelmeye başladı. Ali’yi artık bir korku sarmıştı.
Çünkü içine çekildiği sistemi bilmiyor, amacını hedefini düşünemiyor ve soramıyordu.

Ali çıkmaz bir sokağa girmişti. Bu çıkmaz sokağın sonunda ne olduğunu tahmin bile istemek istemiyordu. Çünkü Ali normalinde iyi bir insandı. Onu idealleri bilinmez bir sokağa sokmuştu.

Bir gün Ali karar verdi. Ya geri dönecek ya da sokağını sonunu öğrenecekti. Bunu anlayan sistem Ali’nin işini bir günde trafik kazası ile bitirdi. Ve Ali’nin hikayesi böylece sona erdi.

Nice Ali’ler bu sistemin içerisinde ve sonlarının böyle olması bekleniyor.

Kıssadan hisse anlayanlara….
MAG

This website uses cookies to improve your experience. We'll assume you're ok with this, but you can opt-out if you wish. Accept Read More

Enable Notifications OK No thanks