Bir düşünün yaratanın yarattığı ve insanlara bahşettiği dünyayı ne hale getirmişler…
Kusura bakmayın ben bunu bir çeşitlilik ve özümseme sayamam.
- Dünya insanlık için ise bunun adil kuralları olmalı. Eğer yasa ve kanun var ise eşitlik çerçevesinde tüm insanlık için uygulanmalı.
- Dünya topraklarını paylaşıp, bir taraflara gelişme götürüp bir tarafları örtpas etme sonra bunlara değer biçme hatta seyehat ve görme yolculuğunu kısıtlama bir takım insanların koymuş olduğu kurallardır.
Düşünsenize en basitin de kaç çeşit vize uydurulmuş seyehatler için. Neden, insanlar suçlu mu? Ya da insan gibi görünen yaratıklar mı var? Vize uydurduğunuz topraklar size mi ait. Yani göremez miyiz? Hani sürekli insanlığı ve dünyayı kurtarıyordunuz. Yıllarca bize böyle filmler izletmediniz mi?
Tamam savaşmış olabilirsiniz sınırlarınız olabilir ama yaradılışa doğru giderseniz savaşların olmasının sebebi de sizsiniz sınırları belirleyende…
İlk kanı döken, ilk silahı icat eden, ilk kavgayı çıkaran, ilk kadına şiddeti uygulayan, ilk insanı kobay olarak kullanan, ilk yalanı söyleyen, ilk kişiyi öldüren de tüm ilklerde siz varsınız…nasıl olurda gelecek nesiller bu durumdan suçlu veya sorumlu tutulabilir. Bu düzeni siz kurdunuz, yönetmek ve korumak isteyende sizsiniz.
Dünyayı görme, seyehat özgürlüğü tüm dünyaya gelen insanların en doğal hakkıdır. Bunu kısıtlamanızın, çeşitli zorluklara sürmenizin, maddeye dökmenizin mantıklı bir açıklaması olamaz.
Sizin kurallarınız ile yaşıyoruz. Sizin göstermiş olduğunuz yolda ilerliyoruz. Bu mu özgürlük, seçme, seçilme ve karar verme hakkı?
Uydurmuş olduğunuz İnsan Haklarını bile uygulayamıyorsunuz. Tabi ki bir ekonomik yapı var. Ama hiç bir Adaletli Ekonomik Yapı da zimmete madde geçirme ve şahsi zengin olma, dünyaya ve insanlığa hükmetme yoktur. Çünkü ne sürekli para basılıyor ne de bir takım insanlara özel yaşam sunuluyor.
- Anlamadınız değil mi?
Normal anlamak için bakış açınızı 360 derece yapmalısınız. Siz 45 derecelik bir açı ile bakıyorsunuz.
Haber Veriyoruz