İnsanlık Şeytani bir ‘Düzen’ ile yönetilmektedir.

Bugün sahip olduğunuz hayat onların eseridir. Onların nefsinizi körüklemesi ile bir aileye sahip oldunuz. Onların sunduğu hayat koşullarını düşünerek çocuk yaptınız. Ve onların istekleri ile işe girip onların istekleri ile bir meslek seçtiniz.

Onların verdiği eğitim ile hareket ettiniz. Onların gösterdiği yollarda yürüdünüz. Onların dediklerini yaptınız. Aslında hiç bir zaman özgür olmadınız.

Özgürlük size onların verdiği hayat olarak tanımlandı.

Terör, cinayetler, kargaşa ve diğer tüm kötülükler onların yazmış oldukları senaryolar içerisinde mevcuttu ve bir bir film olarak izletip gerçek hayata enjekte ettiler.

Sizi sürekli tüketmeye ve onların verdikleri ile üretmeye alıştırdılar.

Sizi analiz ederek sizden yeniden bir tane oluşturmak en son hedeflerinden biridir.

Siz asla siz olamadınız.

Yasalar, kanunlar ve kurallar bunların ‘Düzen’ine göre hazırlandı.

‘KanUn’ (Yas’alara) lara ‘Madde’ dediler maddelerin içindekileri ise ‘Fıkra’ olarak tanımladılar bunları hazırlarken bile sizinle dalga geçtiler.

• Kelimeler sizin için özel hazırlandı. Eğer bunlar tesadüf ise var olmanızda bir tesadüftür. Eğer herşey bir tesadüf ise hiç bir anlam ifadesi yoktur.
• Anlam ifadesi olmayan bir varlığı hiç bir şey değerli kılamazı. Eğer değerli iseniz bilin ki varlığınız anlam ifade ediyor ve o anlamları da ancak kelimeler ile ifade edebilirsiniz.

Geçmiş ile sizi sürekli korkutarak ve geçmiş ile meşgul ederek geleceğinizi karartılar.

Enerji denen var oluş kaynağını gizleyerek gerçek hayat formunu gizlediler.

• Üstüne üstlük sahip olduklarınızı ve gelişmeleri kader olarak tanımlayıp sizi tamamen ortadan kaldırdılar.
• Halbu ki siz bir enerji sonucu meydana geldiniz ve bu gelmeniz ile yeni enerjiler oluşturabilirdiniz.

İşin özü gerçek enerjinize sahip olsa idiniz bu gün bu ‘Düzen’ denen Şeytani oyun olmayacaktı.

Ve insanlık bambaşka bir hayat formu içerisinde idi.

Düşünen İnsan