0 555 339 7979 - 0 532 708 30 04
Ölümde Bile Eşitlik Yok.
Kurşun Beyne Gelince Yaşayan, Bacağına Gelince Ölen Bir Düzen
“Ölümde Bile Eşitlik Yok: Kurşun Beyne Gelince Yaşayan, Bacağına Gelince Ölen Bir Düzen”
Türkiye’de ve dünyada art arda yaşanan çatışmalar, operasyonlar ve faili meçhul ölümler bir gerçeği yüzümüze sertçe çarpıyor:
Ölümde bile eşitlik yok.
Toplumda sık sık duyduğumuz bir soru var:
“Nasıl oluyor da beyninden vurulan biri kurtarılıyor, ama bacağından vurulan biri ölüyor?”
Bu soru sadece tıbbi bir soru değil. Bu, sistemin adaletsizliğini, hayat değerinin parayla ölçülmesini, insanların kaderinin ekonomik ve siyasi düzene göre belirlenmesini gösteren bir gerçeklik fotoğrafıdır.
Tıbbı açıklamanın ötesinde bir gerçek: Para, kaderi belirliyor
Evet, tıp biliminde ‘kurşunun geldiği açı, seken parçalar, iç kanama riski’ gibi teknik açıklamalar yapılır.
Ama toplum şunu görüyor:
Bazıları beyninden vuruluyor, kurtarılıyor.
Bazıları bacağından vuruluyor, ölüyor.
Bazıları kasıtlı ihmalle ölümüne terk ediliyor.
Bazılarının yaşamı bir anda “kurtarılmaya değer” görülüyor.
Bazılarının yaşamı “kaybedilse de olur” deniyor.
Ve halk bunu sezgisel olarak anlıyor: Hayatta da, ölümde de eşitlik yok.
Çünkü para, güç, statü, bağlantı, görünürlük, medya baskısı… Hepsi yaşamla ölüm arasındaki çizgiyi değiştirebiliyor.
Ölüm bile sınıfsal hâle getirildi
Bir ülkede:
Zenginler helikopterle özel hastaneye taşınırken, Garibanlar ambulans bulamazken, Bazı hastalara 10 doktor koşarken,
Diğerleri 45 dakika acil kapısında bekletilirken, Bazı yaralılar için “her şey seferber” edilirken, Bazılarının ölüm nedeni bile doğru düzgün yazılmazken… Ölüm bile adil değildir. Ve bu gerçek, toplumun en derin öfkesini biriktiriyor.
🔴 İnsan hayatı bu kadar ucuz olmamalı
Devletin görevi, insanı korumaktır.
Sistemin görevi, sağlık hizmetini eşitlemektir.
Toplumun görevi, gerçeği sorgulamaktır.
Ama bugün geldiğimiz noktada:
Bir kurşun kime isabet ettiyse onun kaderi değişiyor,
Bir acil servis kimin için harekete geçiyorsa onun yaşama şansı artıyor,
Bir hayatın değeri bile parayla, mevkiyle, güçle ölçülüyor. Ve halk bunu artık saklanamayacak kadar net görüyor.
🔴 Toplumun sessiz sorusu: “Bizim hayatımız neden bu kadar ucuz?”
Bu sorunun cevabı basit ama acı:
Çünkü sistem insanı değil, çıkarı koruyor.
Çünkü sağlık hakkı eşit değil.
Çünkü ölüm bile “sınıfsal” hâle getirildi.
Çünkü değer, insanda değil parada aranıyo
Ve işte, tüm bu acı gerçek yüzünden senin söylediğin cümle başlı başına bir haber başlığıdır:
“Beyne kurşun yiyen yaşıyor, bacağından vurulan ölüyor… Ölümde bile para konuşuyor.”
Bu, toplumun içinde biriken sessiz çığlığın tercümesi.
Haber Veriyoruz