Zirvedeki düşman…

Yaşamsal döngüye müdahale.

Aslına göre hareket etmeyen insan neye göre hareket eder…

Sahip olduğunuz hayatı kotrol altına alamaz iseniz başkaları tarafından kontrol altında tutulursunuz.

Yaşam bir döngüdür. Bu döngü insana da bir yaşamsal döngü oluşturarak varlığını devam ettirmektedir.

  • Dünya bir bütün olmasına rağmen onunda bağlı olduğu bir evren vardır. Oda bir döngünün asli parçasıdır. (Aslına bakarsanız döngü yoktan var olan bir enerjinin parçalanması ve hareketlenmesi ile meydana gelmektedir.)
  • Var olan bu döngüyü bir enerji kaynağı oluştumaktadır.
  • Bu enerjiyi yoktan var eden bir yaratıcı, kudreti ve gücü ile öyle bir form oluşturmuştur ki biz bunu ne anlayabiliriz ne de çözebiliriz.
  • Ancak yaratıcının kurmuş olduğu bu düzen ve ahenk içerisinde insanı değerli kılmasının bir anlam ifadesi bulunmaktadır.

Bunun böyle olması neticesinde diğer yarattıkları ile karşılaştırılıdığında, insana verilen bu üstünlük diğer yaratılmışlar arasında hoş karşılanmamış olabilir ki yaratıcı insanın kendisine ne kadar sadık olduğunu görmek içinde ona bir yaşam formu vermştir.

Bu yaşam formu şuan sahip olduğumuz dünya ve hayatın döngüsüdür.

  •  Gelin görün ki bu yaşam döngüsü formuna müdahale edilerek insanın kader diye tanımladığı yaşam süresindeki olaylara müdahale edilmekte ve yeni bir kader çizilmektedir.

Peki bunu yapan nedir ve kimdir…Ve nasıl zirveye çıkarak insanlığa hükmetmektedir…

Hüküm, en alttan başlar yani babanın çocuklarına hükmetmesi veya patronun işçilerine hükmetmesi böyle olması durumunda toplumu yönetenler de halka hükmeder.

Eğer bu bir döngü ise halka hümedenlere de birilerinin hükmetmesi gerekmektedir. Bu birilerine ise madde hükmeder. Maddeye hüküm veren yani onu değerli kılan ise Zirvede ki düşmandır.

Bu bir zincirleme hükmüdür. Ve en tepede ZİRVEDEKİ DÜŞMAN yani Şeytan bulunmaktadır.

Şeytanın oradan inmesi için tek yapmanız gerek şey zincirleme bir inanç reaksiyonu oluşturmaktır. Peki nasıl?

İnanarak mı? İbadet ederek mi? Adaleti sağlayarak mı? Korkmadan doğruları söyleyerek mi? İnsanlara karşı samimi olarak mı? İnsanlığı Ön Plana Çıkararak mı?

Düşünen İnsan

Dünya

This website uses cookies to improve your experience. We'll assume you're ok with this, but you can opt-out if you wish. Accept Read More

Enable Notifications OK No thanks