Sahipsizliği çok iyi bilirim, çelme takanlarla da çok karşılaştım.
-
Hayatımızda sadece isimlerin ve olayların olması ne kadar kötü bir durum.
- Aktivitelerin, sosyalleşmenin fiziksel boyutlara taşınması, maddenin üstün kılınması ve tanımlama yapılması acaba olması gereken mi? Yoksa farklı bir boyutta yaşam varda biz bir türlü onu algılayamıyor muyuz? Acaba algılayanlar mı bizi kullanıyorlar…
- Paylaşım denen olgunun neden bir türlü ‘ Ben‘ likten çıkamadığını her an düşünmeme rağmen ‘ Biz…‘ denen beraberliğin enerjisini de merak etmiyor değilim. Peki sahiplenme ile meydana gelen sahipsizlik nasıl oluyor acaba…Görselliğin ana temasında yatan ve onu üstün kılan bu mu? Sahip olmak veya sahip olamamak mı?
Benzer Haber
Evren benim olsa yada benim için yaratılanlar sana diz çökse, omuzlar kabarsa, hırs bazsa ve haddini aşsan sonuç ne olacak.
- Bildiğin ve bilmediğin ile yaşarken sahip oldukların sana ne verdi diye düşünmen gerekirken, maddenin üstünlüğünü ele geçirmek için insanlara çelme takmak egolarının tatmini mi dersin. Yoksa varlığın sadece sahip olmandanmı kaynaklanıyor. Bence sen sahipsizliği tadamağın için sahiplenmeyi hedef edinmişsin.
- Bu sahipliliğe sahip olmak içinde insanlara kolayca çelme takıp üstünülüğünü ilan ediyorsun. Unutma sende bir zaman sahipsiz olacaksın.
MAG