İnsanlık birileri tarafından her yönden kandırılmış. Hem madde, hem inanç ve hem de insanlık açısından. Peki neden insanlık sürekli kandırıldı ve kandırılmaya devam ediyor? Hedef ve amaç nedir? Ölüm diye bir gerçek var iken neden insanlar birbirlerini kanını emiyorlar.
Genetiğimize yerleşmiş beynimizi işgal etmiş bir söz ‘Şeytan içimizde…’ Hayır. Şeytan içimizde değil.
İnsan temiz yaratıldı ve temiz bir şekilde dünyaya gelmektedir. Ayrıca sonradan da içimize şeytan girmemektedir. Peki şeytan dışarda mı? Olabilir… Çünkü içimizde şeytan yoktur ancak içimizde olmayan şeytanı uyandırmak ve yön vermek isteyen bir enerji, bir güç vardır. Etkenler vardır, nefis vardır. Bana göre nefis diye bir durum da söz konusu değil. Aslında nefiste bir enerjidir. İnsan nefis enerjisine yaklaştıkça nefis enerjisi büyür ve içine çeker, uzaklaştıkça kendi enerjisini bulur görünmeyen ve bilinmeyen enerjilere ulaşır.
Yaratılmışlıkla meydana gelen ve tüm evreni kaplıyan çeşitli enerjiler mevcuttur. Bunların bazıları insanlık açısından kötü enerjilerdir. Biz sadece kötü enerjiyi hissediyoruz ve bu enerji bir şekilde dengemizi bozuyor ve içine çekiyor. Şeytanda bir enerjidir. Allah’ın yarattığı enerjilerden sadece bir tanesi. Biz sadece kelimeler uydurarak tanımlamalar yapmışız. Yaratılmış ve sürekli yaratılan enerjilere isim, ad vermişiz.
Örneğin şeytan bir melekti. Ancak sonradan kötü bir melek oldu. Yani o zaten bir enerji idi ama sonradan enerjisi farklı bir enerjiye dönüştü. İnsanları kötülüğü çağırma enerjisi.
Peki kötülük nedir? Tabi ki kötülük de bir enerjidir. Sürekli hareket halinde olan ve aksi enerji yönünde hareket eden… Demek ki evrenin sahip olduğu 2 çeşit enerji vardır. Bunlardan biri iyi diğeri kötüdür, tabi bu iyi ve kötü kelimeleri de bizim bulmuş ve tanımlamış olduğumuz kelimelerdir. Eğer kötülük ve iyilik kelimelerini birer enerji olarak tanımlar isek, Allah neden iki enerji yarattı diye kendimize sormamız gerek. İnsanı yarattığında mı iki enerji meydana geldi yoksa zaten iki enerji mevcut muydu? Eğer sadece bir enerji olsa idi zaten o enerji enerji olamazdı. Enerjinin yani gücün güçlü olduğunu ispat edebilmesi için aksinin (zıddının) olması gerekmektedir. Aksi bir güç aksi bir enerji gereklidir.
Aslında insan yaratıldığında, onun öğrenmesi, kavraması, sahip olduğu enerjileri bulması ve keşfetmesi gerektiği bir dil bir inanç öngörüldü. Allah kendi varlığını ve yaratılmışlığını insana öğretmek için akıl verdi ve bu akıl ile insan dili ve dini buldu ve sonra enerjileri keşfetmeye başladı. Ancak bu enerjileri keşfederken kendi açısından hem iyi hem hem de kötü olan enerjileri buldu. Peki tercih yaparken neden yanlış enerjiyi seçti ve seçiyor? Çünkü sahip olduğu akıl ile dengeyi kuramıyor. Gözlerinin ve gördüklerinin onu aldatması sonucu kötü enerjiyi takip ediyor. Halbuki yaratılmışlığın iki enerjiden meydana geldiğini bulsa ve hangisinin kendisini daha iyi bir enerjiye kavuşturacağını bilse bir takım durumlar değişecek ve iyi olan enerjiyi seçecektir. İyi enerjide ondan yana olacaktır taki kötü enerjinin kötülerden yana olması gibi…
MAG