Bireysel olarak kontrol altındayız…
Şimdi bu ne diyeceksiniz. Bu şu demek sanal beyin ve robotlar hayatımıza hakim olmuş durumda. Bu kanaate nasıl vardınız diye soruyor iseniz…Sanatçılardan, futbolculardan, iş adamlarından, zenginlerden, misyonerlerden diye uzayıp gidiyor. her gün dinlediğimiz konuşmalardan, izlediğimiz haberlerden, dizilerden, filmlerden, açıklamalardan, videolardan, haykırışlardan, ağlamalardan, gülmelerden, firmalardan vs.
Yani algılama yönetimi ile bunu algılaya bilirsiniz. Şimdi diyelim ki dünyayı 10 bin insan yönetiyor… Şunu kendinize sormuyor musunuz nasıl olurda 8 milyar insan bunu kabul eder.
Siz yeri gelince bir oy un yaygarasını yaparken hatta bir oy için reklamlar düzenleyip paralar harcarken, hatta seçim sandıkları düzenleyip her insana tek tek oy attırıp ve bunları tek tek sayarken bir oyun anlam ifadesini çok iyi göstermiyor musunuz?
Şimdi nasıl olur da 10 bin insan veya her ne kadar ise, piyasalara, reklamlara, medyaya, iş adamlarına, sanatçılara, futbolculara, yöneticilere, başkanlara diye kurulmuş olan hiyarerşik sisteme karşı hüküm sürebilir.
Bir düşünün.
İletişim nedir? İletişim kaynağı nedir? İletişim nasıl sağlanıyor? İletişim de neler kullanıyoruz?
Halen anlamadı iseniz size acımam gerekli…Şu an bu yazıyı bile sizin okumanız size okutulması gerektiği için okudunuz. Yani ya kendi gayretinizle okudunuz ya da teknoloji bunu istediği için okudunuz…Onun dışın da herkes bu yazıyı okuyamaz.
Sadece bu mu dersiniz…Hayatın internete indirildiği bir zaman diliminde teknoloji ile iletişimi kontrol altına almak o kadar kolay ki önemli olan insanların bunun farkına varmaması veya varamamsıdır.
Telefonunuzun çaldığını mı düşünüyorusunuz? Veya kapattığınız da kapandığını mı zannediyorsunuz…
Size soruyorum insanlar ile yüzyüze hariç nasıl bir iletişim içerisindesiniz? Yüz yüze gelseniz de kaç kişi ile yüz yüze gelerek iletişim kurabilirsiniz.
Uyanın…Bu gün dünya üzerinde benim gibi düşünen milyonlarca insan var ancak iletişim kontrol altında olduğu için ne bir araya gelme ihtimalimiz var ne de birbirimiz ile iletişim kurmaya…
Siz teknolojiyi yanlış algıladınız. Aslında o sizi algıladı ve ele geçirdi…
Çok büyük bir kontrol mekanizmasının içerisindeyiz. İnşallah bu yazılanlar bir şekilde bir çok kişiye ulaşırda biraz bilgilendirmiş oluruz. Yoksa tamamen ele geçirilmiş bir insan modeli haline geleceğiz.
Not: Bana dokunmayan yılan bin yaşasın felsefesi içerisinde iseniz bu yazıyı anlayamazsınız. Okumanıza da gerek yok.
MAG