1 Mayıs da neden insanlar gözaltına alınıp fişleniyor?

“İzinsiz Gösteri Nedir? 1 Mayıs: Kutlama mı, Mücadele mi?

Dünya denen bu koca düzen, bize her gün aynı tehdidi fısıldıyor: “Ya kurallarıma boyun eğersiniz, ya da yok edilirsiniz.”

Bir yanda İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni yazan eller, diğer yanda şeytanla pazarlık yapan ikiyüzlü bir sistem… İnsanlık, “eşitlik” ve “özgürlük” masallarıyla avutulurken, gerçekte köleliğin dijital versiyonuna hazırlanıyor.

Özel Günleri Kim Belirliyor ve Neden?

1 Mayıs’ı “emek bayramı” diye kutluyoruz, peki bu bayramı kim icat etti? Kapitalizmin patronları mı, yoksa gerçekten işçiler mi? Bugünü belirleyenler, aslında “izinli direniş” çizgisini çizerek, isyanı kontrol altına almak istiyor.

Dünya Çapında Kabul Görmüş Bir Hak: Sokakta Olmak!

Tüm dünyada işçi sınıfının dayanışma günü kabul edilen 1 Mayıs’ı, diz çöküp dua ederek mi kutlayacağız? Eğer işçiler, haklarını haykırmazsa, kim haykıracak?

Kapitalizm, emeği sömürerek insanları çökertti. Şimdi küreselcilik aynı halkları dijital köleler haline getirmek istiyor. Peki, kabul görmüş bir hakkı kullanmak için neden izin almak zorundayız?

Sokakta Yürümek Suç mu?

Bir işçi, 1 Mayıs’ta sokakta yürüdü diye gözaltına alınıyorsa, burada bir terslik yok mu? Birini mi yaraladı? Bir binayı mı yaktı? Yoksa sadece “izin verilmeyen” bir yerde “izin verilmeyen” bir şey mi yaptı?

Fark eder mi? Cadde de bir yerdir, sahilde yürümek de bir haktır.

Gerçek Soru: Neden Korkuyorlar?

Eğer sistem barışçıl bir gösteriden bu kadar ürküyorsa, belki de gerçek korkuları, insanların bir gün uyanıp “Artık yeter!” demesidir.

1 Mayıs, sadece bir kutlama değil, bir uyanış çağrısıdır.

Çünkü susarsak, kaybederiz.

Haber Veriyoruz