İnsan bir enerji sonucu meydana geliyor.

İnsan Enerjiden Oluşuyorsa ve İkiye Ayrılıyorsa…

İnsan bir ana kaynaktan çıkan saf enerji olarak düşünülürse, bu enerji yaşam döngüsünde iki farklı kutba yönelir:
Yapıcı (iyilik, ışık, hakikat)
Yıkıcı (kötülük, karanlık, sapma)

Bu iki yönelim bir seçim değil, bir yönlendirilme süreciyle şekillenir. Peki bu yönlendirmeyi ne belirler?

1. Fiziksel Yaşam Faktörleri
Fiziksel dünya, insan enerjisinin yönünü etkileyen dış koşulları sağlar:
Aile yapısı
Eğitim
Toplumsal normlar
Travmalar, eksiklikler, arzular
Maddi koşullar, çevresel faktörler
Bu faktörler bir enerjiye “form” verir ama özü doğrudan dönüştürmez. Yani fiziksel yaşam etkileyicidir ama belirleyici değildir.

2. Ruhani ve Şeytani Enerji Etkileşimi

Burada olay daha derindir. Çünkü:
Ruhani enerji, insanın özündeki yaratıcı kaynağa bağlı frekanstır. Bu enerji, hakikati, birliği, adaleti ve bütünlüğü temsil eder.
Şeytani enerji ise sahte benlik, kibir, arzu, çıkar ve sapmayı temsil eder. Hakikatten kopmuş, yönünü kaybetmiş enerjidir.
İnsan enerjisi bu iki frekansla sürekli etkileşim halindedir. Tıpkı bir manyetik alan gibi, bir taraf seni çekerken diğer taraf seni uzaklaştırır.

Sonuç Olarak: Belirleyici Olan Nedir?

Ne fiziksel yaşam tek başına belirleyicidir, ne de ruhani/şeytani enerji tek başına etkilidir. Belirleyici olan, insanın bilinç seviyesi ve farkındalığıdır.
Eğer insan farkındalık geliştirirse ve kendi öz enerjisini tanırsa, hangi etkilerle karşılaşırsa karşılaşsın kendi yönünü seçebilir.
Eğer bilinçsiz yaşarsa, fiziksel yaşamın şartları ve şeytani enerjinin yönlendirmesiyle savrulur.

Haber Veriyoruz