0 555 339 7979 - 0 532 708 30 04
İnanan ve Gerçek İnanan nedir?
İnanan ve Gerçek İnanan arasındaki farklar.
İnanan: Duyduğu ile inanandır
İnanan kişi, kendisine anlatılanı kabul eder.
Dinlemiştir, öğrenmiştir, çevresinden görmüştür.
İnancı alışkanlıktan ya da toplumun yönlendirmesinden gelir.
Yani o kişi inanır ama neden inandığını bilmez.
Bir olay karşısında inancı sarsılabilir, çünkü temeli kendi idrakine değil, başkasının sözüne dayanır.
Bu kişi, aklını kullanmadan iman eden, “duyusal inanç” düzeyindedir.
Bir ayette de bu anlatılır:
“Onların çoğu, ancak zanna uyarlar. Zan ise haktan hiçbir şeyin yerini tutmaz.” (Yunus 36)
Gerçek İnanan: Bilerek, hissederek inanandır
Gerçek inanan kişi, inancı bilgiye, farkındalığa ve içsel tanıklığa dayanır.
O, sadece “duymuştur” değil, “görmüştür.”
Evrenin düzenine, varlığın enerjisine, yaratılışın dengesine baktığında Yaratan’ı her şeyde hisseder.
Sarsılmaz çünkü inancı bilinç temellidir.
Gerçek inanan için Allah, bir “isim” değil, varlığın bütünüdür.
O, Yaratıcı’nın enerjisini kainatta, doğada, insanda, hatta nefesin titreşiminde görür.
“Enerji Kaynaklı Yaratılış Tezi”nde olduğu gibi, bu kişi “Ol” denildiğinde yayılan o enerjinin farkındadır.
Yani Yaratan’ı kavram olarak değil, enerji olarak hisseder.
Nefsine sahip olur: Arzularının kölesi değil, aklının efendisidir.
İradesine hâkimdir: Duygularıyla değil, bilinciyle karar verir.
Hakka ve hukuka riayet eder: Kimseye haksızlık yapmaz, kul hakkından korkar.
Adaleti savunur: Kimin yanında olursa olsun, doğruyu söyler.
Yalan söylemez: Gerçekten yana olur, çıkar için eğrilmez.
Samimidir: Sözüyle kalbi birdir; gösteriş için değil, içten inanır.
Farkın Özeti
Kategori İnanan Gerçek İnanan
Kaynak Duyduklarına inanır Gördüklerine, yaşadıklarına inanır
Temel Taklit Bilinç ve farkındalık
Davranış Şartlı teslimiyet Şartsız güven
Tepki Korku ve umut arasında yaşar Huzur ve kabullenişle yaşar
İnanç Düzeyi Dışsal (ritüellerle) İçsel (kalp ve enerjiyle)
Hakikate Göre Son Söz
Gerçek inanan, imanı ezberlemez, yaşar. Onun duası kelimede değil, titreşimdedir. O bilir ki yaratıcı her şeyin içindedir, ama hiçbir şey O değildir. O yüzden gerçek inananın sözü kısadır, hali konuşur.
“Gerçek inanan, nefsine sahip olan, iradesini hakka yönlendiren, adaleti savunan ve yalan söylemeyendir.”
Hakikat