Var olan ile özdeşleşme.
Uçsuz bucaksız bir varlık formunun, evreni kaplayan bir enerjinin, beyin dediğimiz sıvının aktivitelerinin ne kadar muhteşem olduğunu görmemek ve anlamamak aptallıktan başka bir şey değildir.
Sınırsız bir düşünceye sahip olan insan, varlığının ne kadar değerli ve ne kadar önemli olduğunu anlayamasa da, anlayanların yolu sonsuzluk hayatında birleşecektir.
Kırılan cam parçaları gibi, kötülüklerin etrafta gezinmesi ve insana bir sülük gibi bulaşması ve onu karanlığa çekmesi üzücü olsada, yaratıcının verdiği inanç enerjisi ile bundan kurtulabilmektedir.
Kalbin bilinmeyen bir enerji ile lab dap diyerek yaratıcıyı zikretmesi ise, ne varlığın başlagıcı ne de sonunu göstermektedir.
- Öyle bir enerji var ki hani yeni kelimeler oluştursanız, yeni cümleler kursanız, neye yarayacak yinede onu tanımlamayacak ve anlatamayacaktır.
Buda şunu göstermektedir ki, dünya kütüphane olsa, milyonlarca harf kelime üreterek olasılıklar oluştursa, yine de insanın sahip olduğu hissi algıyı tanımlayamazsınız.
İşte yaratıcının sureti de buradan gelmektedir.
Beynin düşündüğü, kalbe mesaj gönderdiği ve bedenin kabul ettiği, yaratanın varlıkları ile özdeşleşme budur.
- Hani beynim yandı derler ya, işte öyle bir hissi enerjinin tüm beyin hücrelerini kaplaması gibidir.
Varlığın var olan ile özdeşleşmesi budur.
Haber Veriyoruz